Türkçe Öğrenen Yabancıların Öğrenme Süreçlerine Yönelik Algıları
Dil öğretiminde dinleme, okuma, konuşma ve yazma temel becerilerinin kazandırılması hedeflenmektedir. Türkiye'nin içinde bulunduğu konum itibariyle Türkçenin yabancılara öğretilmesi ihtiyacı her geçen gün biraz daha artmaktadır. Bugün bu ihtiyacın gerek Türkiye'de bulunan gerekse Türkiye dışında Türkçe öğrenmek isteyen yabancılar için daha da belirginleştiği görülmektedir.
Yabancılara Türkçenin öğretimi konusunun özellikle son yıllarda oldukça önem kazandığı ilgili literatürden anlaşılmaktadır Yabancılara Türkçe öğretimi üzerine yapılan çalışmalarda bir genellemede bulunma eğilimi olduğu gözlenmektedir. Ancak bu alanda yapılan araştırmalarda bireysel farklılıkların göz önüne alınması gerektiği düşünülmektedir. Çünkü yabancı dil öğretimi üzerine yürütülen çalışmalarda hem önceki dil öğrenme deneyimleri hem de sahip olunan kültürel geçmişin yabancı dil öğrencilerinin dil öğrenmeyle ilgili algılarını şekillendirmede önemli bir yeri olduğu belirtilmektedir Bu değişkenlerin yabancı dil öğrenmeyi önemli oranda etkilediği dikkate alınırsa öğrencilerin hedef dile yönelik algılarının bilinmesi gerekliliği anlaşılmaktadır. Öğrencilerin yabancı dil öğrenme ile ilgili algıları ile bu algılar doğrultusunda önceliklerini belirlemeleri ve dil öğrenmeye yönelik aldıkları tavrı ve yaklaşımı şekillendirmesi üstbilişsel bir boyut olarak değerlendirilebilir. Kendi farkındalıklarını bilen öğrencilerin, hedef dili öğrenme sürecinde daha başarılı olacağı yorumu yapılabilir. Bu zamana kadar yapılan çalışmalarda Türkçe öğrenen yabancı öğrencilerin geçirdikleri süreç bir inceleme alanı olarak değerlendirilmemiştir. Bu çalışmada ise öğrencilerin Türkçeyi öğrenirken yaşadıkları süreç, öğrenme alanları boyutunda ele alınmıştır.
Amaç
Bu araştırmanın amacı, üniversite eğitimi almak için Türkiye'ye gelen ve Türkçesi A2 seviyesinde olan yabancı uyruklu öğrencilerin, Türkçeyi öğrenirken nasıl bir süreç yaşadıklarına dair bilgi sahibi olmaktır. Çalışma, aşağıdaki sorulara cevap aramayı amaçlamaktadır:
Öğrencilerin Türkçeyi öğrenirken en çok zorlandıkları alan hangisidir (Dinleme, konuşma, okuma, yazma, dil bilgisi)?
Öğrenciler, hangi beceri alanında kendilerini rahat olarak ifade edebildiklerini düşünmektedir (Dinleme, konuşma, okuma, yazma)?
Öğrencilerin ana dillerinden başka bir dil daha bilmeleri, Türkçeyi öğrenmeleri sırasında ne tür katkılar sağlamıştır?
Öğrenciler, Türkçeyi hangi seviyede öğrenmek istemektedir? Araştırmanın Deseni
"Türkçeyi öğrenirken en çok zorlandığınız alan hangisidir? Niçin?" sorusunda katılımcıların büyük bir çoğunluğu birden fazla öğrenme alanında zorlandıklarını ifade etmişlerdir. Öğrenciler en çok dinleme becerisinde zorlandıklarını ifade etmişlerdir: Dinleme z
"Türkçe öğrenirken size kolay gelen alan hangisidir? Niçin?" sorusuna araştırma kapsamında görüşleri alınan öğrencilerin büyük çoğunluğu okuma becerisinde zorlanmadıkları yönünde dönüt vermişlerdir.
"Yabancı dil olarak Türkçeyi öğrenenlerin Türkçeye yönelik algıları nedir?" sorusu, araştırmanın problem durumunu oluşturmaktadır. Bu durumu ortaya koymak için araştırma, olgu bilim bakış açısıyla değerlendirilmiştir. Olgu bilim (fenomenoloji), farkında olunan ancak derinlemesine ve ayrıntılı bir anlayışa sahip olunmayan olgulara odaklanmaktadır. Bu çalışmada da yabancı dil olarak Türkçeyi öğrenen kişilerin yaşadıkları sürecin birinci elden görüşler alınarak değerlendirilmesi yapıldığı için olgu bilim bakış açısı benimsenmiştir.
Çalışma Grubu
Araştırmanın örneklemi belirlenirken ölçüt örneklemeden yararlanılmıştır. Bu araştırmanın ölçütünü, 2013-2014 eğitim öğretim yılında Gazi TÖMER'de Türkçeyi temel seviyede (A2) öğrenen Tanzanyalı öğrenciler oluşturmaktadır.
Verilerin Toplanması ve Analizi
Araştırma verileri, doküman incelemesi ve odak grup görüşmesi ile toplanmıştır. Yarı yapılandırılmış görüşme ile toplanan veriler, tümevarımsal kodlama tekniği ve betimsel analiz yöntemiyle çözümlenmiştir.
Bulgular ve Yorum
Demografik Bilgiler
15 katılımcının 3'ü kadın, 12'si erkektir. Katılımcıların hepsi Tanzanyalı olup üçü tıp, on ikisi mühendislik alanında lisans eğitimi almak üzere Türkiye'ye gelmişlerdir. Katılımcıların yaş aralığı 17-21 arasında değişmektedir. Katılımcıların ana dili Swahilice olmakla beraber ülkelerindeki eğitim dili İngilizcedir.
Türkçeye Yönelik Algılar
"Türkçeyi hangi seviyede öğrenmek istiyorsunuz?" sorusuna katılımcılar Türkiye'de üniversite eğitimi alacakları için üniversitede alacakları dersleri anlayacak düzeyde Türkçe öğrenmek istediklerini ifade etmişlerdir.
Sonuç ve Öneriler
Katılımcıların Türkçeye yönelik algıları öğrenme alanları boyutunda ele alındığında zorlandıkları öğrenme alanın "dinleme" olduğu; büyük bir çoğunluğunun "okuma" becerisinde zorlanmadıkları belirlenmiştir. "İngilizce bilmeniz Türkçe öğrenmenizi kolaylaştırdı mı?" sorusunda 15 katılımcıdan biri hariç İngilizce bilmenin Türkçe öğrenmelerini kolaylaştırdığı yönünde görüş bildirmiştir. Katılımcıların pek çoğu Türkçeyi üniversite öğrenimlerini sürdürmeye yetecek, Türkçe iletişim becerilerinde zorlanmayacak yani genel seviyede öğrenmek istediğini; bir kısmı ise akademik düzeyde Türkçeyi kullanmak istediğini ifade etmiştir. Ulaşılan sonuç doğrultusunda şu önerilerde bulunulmuştur:
Yabancılara Türkçe öğretiminde bireysel farklılıkların göz önüne alındığı bir ihtiyaç analizi yapılmalıdır.
Öğrenme alanlarına yönelik düzenlenen etkinlikler, her birinin eşit düzeyde gelişmesini sağlayacak şekilde düzenlenmeli ve etkinliklerin birbirini destekler nitelikte olmasına dikkat edilmelidir.
Yabancılara Türkçe öğretenler, öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalı; sınıf uygulamalarında bu noktadan hareket etmelidir.
Bu alanda çalışan araştırmacılar, çalışmalarında genellemelere ulaşmadan ziyade belli bir grubun özelliklerini gözler önüne sermeyi amaçlamalıdır. Çünkü yabancılara Türkçe öğretimi özel ve önemli bir alandır. Hedef kitlenin özellikleri oldukça çeşitli ve değişken olduğu için genellemelerden kaçınılmalıdır.
Araştırmacılar tarafından yabancılara Türkçe öğretimi alanındaki uygulamaların değerlendirildiği çalışmalar yapılmalıdır.
Yabancılara Türkçenin öğretimi konusunun özellikle son yıllarda oldukça önem kazandığı ilgili literatürden anlaşılmaktadır Yabancılara Türkçe öğretimi üzerine yapılan çalışmalarda bir genellemede bulunma eğilimi olduğu gözlenmektedir. Ancak bu alanda yapılan araştırmalarda bireysel farklılıkların göz önüne alınması gerektiği düşünülmektedir. Çünkü yabancı dil öğretimi üzerine yürütülen çalışmalarda hem önceki dil öğrenme deneyimleri hem de sahip olunan kültürel geçmişin yabancı dil öğrencilerinin dil öğrenmeyle ilgili algılarını şekillendirmede önemli bir yeri olduğu belirtilmektedir Bu değişkenlerin yabancı dil öğrenmeyi önemli oranda etkilediği dikkate alınırsa öğrencilerin hedef dile yönelik algılarının bilinmesi gerekliliği anlaşılmaktadır. Öğrencilerin yabancı dil öğrenme ile ilgili algıları ile bu algılar doğrultusunda önceliklerini belirlemeleri ve dil öğrenmeye yönelik aldıkları tavrı ve yaklaşımı şekillendirmesi üstbilişsel bir boyut olarak değerlendirilebilir. Kendi farkındalıklarını bilen öğrencilerin, hedef dili öğrenme sürecinde daha başarılı olacağı yorumu yapılabilir. Bu zamana kadar yapılan çalışmalarda Türkçe öğrenen yabancı öğrencilerin geçirdikleri süreç bir inceleme alanı olarak değerlendirilmemiştir. Bu çalışmada ise öğrencilerin Türkçeyi öğrenirken yaşadıkları süreç, öğrenme alanları boyutunda ele alınmıştır.
Amaç
Bu araştırmanın amacı, üniversite eğitimi almak için Türkiye'ye gelen ve Türkçesi A2 seviyesinde olan yabancı uyruklu öğrencilerin, Türkçeyi öğrenirken nasıl bir süreç yaşadıklarına dair bilgi sahibi olmaktır. Çalışma, aşağıdaki sorulara cevap aramayı amaçlamaktadır:
Öğrencilerin Türkçeyi öğrenirken en çok zorlandıkları alan hangisidir (Dinleme, konuşma, okuma, yazma, dil bilgisi)?
Öğrenciler, hangi beceri alanında kendilerini rahat olarak ifade edebildiklerini düşünmektedir (Dinleme, konuşma, okuma, yazma)?
Öğrencilerin ana dillerinden başka bir dil daha bilmeleri, Türkçeyi öğrenmeleri sırasında ne tür katkılar sağlamıştır?
Öğrenciler, Türkçeyi hangi seviyede öğrenmek istemektedir? Araştırmanın Deseni
"Türkçeyi öğrenirken en çok zorlandığınız alan hangisidir? Niçin?" sorusunda katılımcıların büyük bir çoğunluğu birden fazla öğrenme alanında zorlandıklarını ifade etmişlerdir. Öğrenciler en çok dinleme becerisinde zorlandıklarını ifade etmişlerdir: Dinleme z
"Türkçe öğrenirken size kolay gelen alan hangisidir? Niçin?" sorusuna araştırma kapsamında görüşleri alınan öğrencilerin büyük çoğunluğu okuma becerisinde zorlanmadıkları yönünde dönüt vermişlerdir.
"Yabancı dil olarak Türkçeyi öğrenenlerin Türkçeye yönelik algıları nedir?" sorusu, araştırmanın problem durumunu oluşturmaktadır. Bu durumu ortaya koymak için araştırma, olgu bilim bakış açısıyla değerlendirilmiştir. Olgu bilim (fenomenoloji), farkında olunan ancak derinlemesine ve ayrıntılı bir anlayışa sahip olunmayan olgulara odaklanmaktadır. Bu çalışmada da yabancı dil olarak Türkçeyi öğrenen kişilerin yaşadıkları sürecin birinci elden görüşler alınarak değerlendirilmesi yapıldığı için olgu bilim bakış açısı benimsenmiştir.
Çalışma Grubu
Araştırmanın örneklemi belirlenirken ölçüt örneklemeden yararlanılmıştır. Bu araştırmanın ölçütünü, 2013-2014 eğitim öğretim yılında Gazi TÖMER'de Türkçeyi temel seviyede (A2) öğrenen Tanzanyalı öğrenciler oluşturmaktadır.
Verilerin Toplanması ve Analizi
Araştırma verileri, doküman incelemesi ve odak grup görüşmesi ile toplanmıştır. Yarı yapılandırılmış görüşme ile toplanan veriler, tümevarımsal kodlama tekniği ve betimsel analiz yöntemiyle çözümlenmiştir.
Bulgular ve Yorum
Demografik Bilgiler
15 katılımcının 3'ü kadın, 12'si erkektir. Katılımcıların hepsi Tanzanyalı olup üçü tıp, on ikisi mühendislik alanında lisans eğitimi almak üzere Türkiye'ye gelmişlerdir. Katılımcıların yaş aralığı 17-21 arasında değişmektedir. Katılımcıların ana dili Swahilice olmakla beraber ülkelerindeki eğitim dili İngilizcedir.
Türkçeye Yönelik Algılar
"Türkçeyi hangi seviyede öğrenmek istiyorsunuz?" sorusuna katılımcılar Türkiye'de üniversite eğitimi alacakları için üniversitede alacakları dersleri anlayacak düzeyde Türkçe öğrenmek istediklerini ifade etmişlerdir.
Sonuç ve Öneriler
Katılımcıların Türkçeye yönelik algıları öğrenme alanları boyutunda ele alındığında zorlandıkları öğrenme alanın "dinleme" olduğu; büyük bir çoğunluğunun "okuma" becerisinde zorlanmadıkları belirlenmiştir. "İngilizce bilmeniz Türkçe öğrenmenizi kolaylaştırdı mı?" sorusunda 15 katılımcıdan biri hariç İngilizce bilmenin Türkçe öğrenmelerini kolaylaştırdığı yönünde görüş bildirmiştir. Katılımcıların pek çoğu Türkçeyi üniversite öğrenimlerini sürdürmeye yetecek, Türkçe iletişim becerilerinde zorlanmayacak yani genel seviyede öğrenmek istediğini; bir kısmı ise akademik düzeyde Türkçeyi kullanmak istediğini ifade etmiştir. Ulaşılan sonuç doğrultusunda şu önerilerde bulunulmuştur:
Yabancılara Türkçe öğretiminde bireysel farklılıkların göz önüne alındığı bir ihtiyaç analizi yapılmalıdır.
Öğrenme alanlarına yönelik düzenlenen etkinlikler, her birinin eşit düzeyde gelişmesini sağlayacak şekilde düzenlenmeli ve etkinliklerin birbirini destekler nitelikte olmasına dikkat edilmelidir.
Yabancılara Türkçe öğretenler, öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalı; sınıf uygulamalarında bu noktadan hareket etmelidir.
Bu alanda çalışan araştırmacılar, çalışmalarında genellemelere ulaşmadan ziyade belli bir grubun özelliklerini gözler önüne sermeyi amaçlamalıdır. Çünkü yabancılara Türkçe öğretimi özel ve önemli bir alandır. Hedef kitlenin özellikleri oldukça çeşitli ve değişken olduğu için genellemelerden kaçınılmalıdır.
Araştırmacılar tarafından yabancılara Türkçe öğretimi alanındaki uygulamaların değerlendirildiği çalışmalar yapılmalıdır.
Konular
- Preposition of Place ( in, on, at, next to, opposite, behind etc.) - Yer Edatları
- Furniture - Prepositions ( Mobilya isimlerini öğrenmek ve edatları kullanarak oda tarifi yapmak. )
- Asking for Directions ( Yer Yön - Yol Tarifi Yapmak - Örnek kalıplar ve tarifler ile.)
- Can ( Yetenek Anlatımı )
- Should (Öğüt Vermek )
- Must ( Zorunluluk Anlatımı )
- Some, Any, Much, Many, A lot of, Few, Little Konu Anlatımı
- Uncountable Nouns' List ( Sayılamayan isimler listesi )
- If Clause Type 1 ( Eğer cümleleri 1. Tip )
- If Clause Type 2 ( Eğer cümleleri 2. Tip )
- İş İngilizcesi Konu Anlatımları
- E-mail yazmak için çok faydalı kalıp cümleler
- Marketing Vocabulary List ( Pazarlama Kelime Listesi )
- B1 B2 Seviyesi Konu Anlatımları
- İngilizce’de ‘should/ought to/had better’ konu anlatımı
- Present Perfect Continuous
- Present Perfect Tense
- must/have to ne zaman kullanılır?
- İngilizce Kelime Defteri Nasıl Tutulur?
- Geniş Zaman’da (Simple Present Tense) Sık Yapılan Hatalar
- Tanımlamayan İlgi Tümceleri (Non-Defining Relative Clauses)
- Tanımlayan İlgi Tümceleri (Defining Relative Clauses)
- Büyük Harf Kullanımı ve Noktalama İşaretleri
- So…that – Such…that nasıl kullanılır?
- Quantifiers (Miktar Belirleyiciler)
- İngilizce’de ‘should/ought to/had better’ konu anlatımı
- İngilizce’de Much – Many Kullanımı
- İngilizce’de “the” ve “a/an” kullanımı
- “Too” ve “Enough”
- İngilizce’de İş Konusu Hakkında Konuşmak